Öz’ümle Kitap Kulübü’nün İkinci Yılında: Svagito’nun “Yaşam Durduğunda” Kitabı

Öz’ümle Kitap Kulübü’nün ikinci yılına, Aile Dizimi terapisindeki en değerli hocalarımdan biri olan, Svagito’nun “Yaşam Durduğunda-Travma, Bağlanma ve Aile Dizimi” kitabı ile başladık. Onun öğrencisi olmak, benim için her zaman çok kıymetli bir yerde duruyor.

Svagito’nun “Yaşam Durduğunda-Travma, Bağlanma ve Aile Dizimi” kitabı, insanlarla çalışan uzmanlar kadar, hayatta yaşadıkları incinmişlikleri, kırılganlıkları, yaraları, travmaları üzerine düşünen, bunları anlamaya, sarıp sarmalamaya, bunların üstesinden gelmeye çalışan kişiler için de önemli bilgiler barındırıyor.

Svagito, “travma” üzerine bir kitap yazmayı planlarken, kendisinin “yaşamım durduğunda” diye tarif ettiği bir travma yaşıyor ve çok sevdiği eşini ani ve acı bir şekilde kaybediyor.

Kitapta paylaştığı teknik sayılabilecek konuları, kavramları, kendi travma deneyimi üzerinden anlatması, kitap sayesinde öğrenebileceklerinizi, hayatınıza dahil edebileceklerinizi daha da artırıyor, konuları özümsemenize hizmet ediyor. Kullandığı anlaşılır, akıcı dil ve kitabın yazılış sistematiği ve yapılandırılışı da, övgüye değer.

Kitap, bir travmanın nasıl bütünün iyiliğinin hizmetinde kullanılabileceğini ve literatürde geçen “travma sonrası büyüme” kavramını, bize yaşantısal yolla gösteriyor.

“İyileştirdiğimiz travmamız gücümüz haline gelir, kaçındığımız travmamız ise bizi önünde sonunda bizi yok eder” kitabın açılış cümlelerinden ve bu cümle çok korkulan travmalarımıza bakma cesareti aşılıyor.

Travmalarımızın, bütüncül bir bakış açısıyla, somatik ve sistemik unsurları harmanlayarak, bedeni ve ait olduğumuz aile ve toplulukların/ kolektifin etkilerini hesaba katarak ele alınması gerektiğine dair, yerinde bir yaklaşım sunuyor.
“Travmayı Anlamak”, “Travmayı İyileştirme”,” İnsanlarla Çalışma” olarak, üç ana kısma ayırdığı kitap, travmayı ele alırken sunduğu yaklaşımın, nasıl pratikte uygulanabileceğine dair de bir rehber, bir ders kitabı.

Kitap boyunca paylaşılan meditasyon ve alıştırmalar, kitabı bir öz destek kitabı haline getiriyor. Aynı zamanda travmayı iyileştirirken, meditatif çalışmaların ne kadar önemli bir yer tuttuğunun altını çiziyor. Ayrıca sanatın, travmalar konusundaki iyileştirici ve dönüştürücü etkisini, kaybettiği sevgili eşi Meera’nın bu alanda yaptığı çalışmalar üzerinden anlatıyor.

Travmayı iyileştirmek adına somatik, sistemik, meditatif ve sanatsal çalışmaları, önemli kaynaklar olarak bizlere sunuyor.

Svagito, alandaki tüm uzmanlığına rağmen, tevazuluğu elden bırakmayan şu sözleri de açık yüreklilikle paylaşıyor. Benim için onu kıymetli yapan unsurlardan biri de bu hal ve yaklaşımı:

“İyileşmenin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği öngörülemez, bu varoluşsak bir gücün elindedir. Bu terapistin eğitimine, psikolojik kavramlarına veya teorilerine aykırı olsa bile saygı duyulması gereken bir noktadır. Bu başarıldığında, her seans, danışan için olduğu kadar yardımcı veya terapist için de bir öğrenme sürecine dönüşebilir.”

Kulübümüzde kitabı konuşurken, katılımcıların kendi hayatlarında yaşadıkları travmaları anlama ve kapsama noktasında kitabın nasıl destek olduğunu görmek çok etkileyiciydi. Utanç ve suçluluk duyguları ile yüzleşmek, kaynak bulmak, vicdanın ve tekrarlama zorunluluğunun rolünü anlamak, kolektif aktarımları fark etmek, travmanın etrafındaki insanlar ve olaylarla barışmak noktasında bir çok şey konuştuk.

Bu yazımda, sizi de okuduğumuz kitapla, kitabın sunduğu terapi (bibliyoterapi) tadındaki hediyelerle tanıştırmak istedim.

Ve belki bir gün, bu anlayışları harmanladığım çalışmalarımda da bir araya geliriz.

Öz’ümde yaklaşan etkinliklerden haberdar olun:

Loading